Almanya’da 23 Şubat 2025 tarihinde yapılacak erken seçimler, siyasi atmosferi ısındırmış durumda. Aralık 2024’te Almanya Federal Meclis’inde yapılan güven oylamasını Şansölye Olaf Scholz kaybetti. Başbakanın güvenoyu alamamasının ardından, Cumhurbaşkanı Franz Walter Steinmeier meclisi feshederek, 60 gün içerisinde seçimlerinin yenilenmesi kararını aldı. Almanya’da parlamento seçimleri 23 Şubat’ta yapılacak. Güya bu erken seçim, Almanya’nın siyasi istikrarını yeniden tesis edecek ve mevcut belirsizlikleri giderecekmiş! Değişecek bir şey olmayacak. Seçmenler bir dahaki seçime kadar hangi sermaye grubunun ülkeyi yöneteceğine oy verecekler.
Güvenoyunu kaybeden Scholz, konuşmalarında sosyal adalet ve ekonomik reformlara vurgu yapadursun, ikinci parti olma ihtimalini de yitirmiş durumda. Eğer anketler yanılmazsa, Avusturya’daki faşistler gibi Almanya’da da ikinci parti açık faşist AfD (Almanya için alternatif) olacak. Son anketlere göre CDU/CSU’nun oy oranı yaklaşık %30, AfD’nin ise %20 civarındadır.
Açık faşist göçmen düşmanı AfD karşıtı güçler yoğun anti-AfD eylemleriyle, büyük emperyalist güç Almanya’nın yıkılan “Brandmauer” (Güvenlik Duvarını) yeniden inşa etme çabasındalar.
Durumdan kendine pay çıkaran açık faşist parti AfD, ilk kez bir başbakan adayı olarak Alice Weidel’i öne sürdü ve partisinin iktidara gelmesi durumunda uygulanacakları 100 günlük eylem planını açıkladı. Bu planlarında öne çıkan göçmen/mülteci düşmanlığıdır.
*Almanya’nın sınırlarının derhal kapatılması.
*“Geri dönüş politikaları” çerçevesinde, Almanya’da bulunan göçmen ve sığınmacıların ülkelerine geri gönderilmesi.
*Almanya’nın Avrupa Birliği’nin sığınmacı planlarından çekilmesi.
*Avro’nun yürürlükten kaldırılması ve Almanya’nın kendi ulusal para birimine dönmesi.
*Okullarda öğrenci ve öğretmenlere başörtüsü yasağı getirilmesi.
Aslında temeli bugüne kadarki hükümetler tarafından atılan mevcut göçmen politikalarını yeterli görmeyen bu açık faşistler oy potansiyelinin kaynağını temeli kazınmamış ırkçılık ve aşırı milliyetçi propagandasında beslenmenin daha verimli olduğunu gördüklerinden bu alana yoğunlaşmaktadırlar.
Göçmenler ülkesi Almanya’da bu aşırı ırkçı faşist neo Nazi siyasetinin tepki görmemesi elbette düşünülemez. Ama güya kendini bu açık faşistlerden ayırmak (bazıları CDU/CSU ayırmıyor da) oylarını artırmak için kitlelerin eylemini kullanmaktadır. Büyük gösterilere sahne olan 250-300 bin göstericinin katıldığı Berlin/ Münih eylemlerinin bir benzeri de Nürnberg şehrinde yapıldı.
Yoğunluğu Alman gençlerin oluşturduğu 25.000 anti-faşistin katıldığı mitingde taşınan ilginç döviz ve pankartlarda öne çıkan bazıları:
Kein Mensch ist illegal! (Hiçbir insan yasadışı değildir!)
Niewieder ist Jetz! (Şimdi bir daha asla!)
Faschismus ist keine Meinung! (Faşizm bir düşünce değildir!)
Es gibt kein Christliches, kein Jüdisches, kein Muslimisches Blut, wir sind auf menschen. (Hıristiyan kanı yok, Yahudi kanı yok, Müslüman kanı yok, biz insanlarla birlikteyiz.)
Brandmauer gegen Rechts! (Sağa karşı güvenlik duvarı!)
Angst vor “Ausländern”? Waren es nicht die Nazis 6 Millionen Meschen ermordet haben?! (“Yabancı” korkusu mu? Naziler değil miydi 6 milyon insanı öldüren?)
Almanya Nürnberg/Bir YDİ Çağrı Okuru
09 Şubat 2025