3 Mart Pazar günü İstanbul Elektrik Mühendisleri Odası toplantı salonunda BDSP tarafından gerçekleştirilen “Yerel seçimler ve devrimci tutum” konulu panele katıldık.
“Yerel seçimler ve devrimci tutum” , “Kent sorunları nasıl çözülür?” ve “Vaatler, hayaller ve gerçekler” başlıklarının sunumu yapıldı.
İlk sunumda, belediyelerin ortaya çıkışı ve belediye sosyalizminin kısa tarihi anlatıldı. Belediyenin kapitalist devlet tarafından yerelde iktidarının bir aracı olarak kurulduğu belirtildi. Belediye sosyalizminin bir kitle hareketinin ürünü ve o dönem için bu düşüncenin belediyelerden işçi emekçiler lehine yararlanmanın, kaynakların toplum için kullanılmasının teorisi olduğu aktarıldı.
“1848 Glasgow” ve “1871 Paris Komünü” üzerinden anlatıma devam edildi. Bugün yapılan tartışmaların aslında o dönem ile ilgili olmadığı açıklandı.
Merkezi iktidarda burjuvazinin olduğu bir sistemde, yerelde seçimlerde vaatler verilmesinin hayal yaymak olduğu vurgulandı. Seçim dönemlerinde seçim atmosferine dayanarak devrim propagandasının yapılması, devrimci programa sahip adayların desteklenmesi gerektiği söylendi. Geçmişte ülkelerimizde sosyal demokrat belediyeciliğin, sınıf hareketinin gelişkin olduğu “80 öncesi” dönemde ve “89 bahar eylemlilikleri” döneminde ortaya çıktığı aktarıldı.
Kent sorunlarını içeren slayt gösteriminde bir dizi gerçek soruna işaret edildi. Bu sorunların sebebinin sistem olduğu, bu sorunların sisteme karşı mücadeleye bağlı ele alınması gerektiği vurgulandı.
Yerel seçimler bağlamında, düzen partilerinin seçim amacının yine vaatler ile kitleleri aldatarak rant ve talandan kendisi için pay almak olduğu söylendi.
Reformist sol partilerin ve bazı devrimci grupların çeşitli yerlerde değişen ittifaklarına değinildi. Var olanın merkezi bir ittifak değil, her yerelde kendi belirlenmiş çıkarlarının etrafında bir ittifakın olduğu söylendi. Yerelde popüler adaylarla kitlelere gidildiği, ama bunun devrimci bir propaganda için değil, hayal yayarak yanlış temelde yapıldığı anlatıldı.
Tartışma bölümü canlı bir şekilde geçti. Bizde aldığımız sözde CHP’nin de diğerlerinden ayrı tutulmaması gerektiğini, faşist-burjuva bir parti olduğunu, hiçbir zaman sosyal demokrat olmadığını söyledik. Aksine sınıf hareketlerini, sözüm ona kendini sosyal demokrat/sol maske ile kendi sınıf çıkarları için kaldıraç olarak kullandığını vurguladık.
Seçimlerin bu kadar önemsendiği, gerçek sorunların üzerinin örtüldüğü, çözümün düzen içine sıkıştırıldığı bu dönemde, devrimci siyaset yürütmenin öneminin vurgulamasını doğru buluyor ve önemsiyoruz.
3 Mart 2024