Pazar, Mayıs 18, 2025
  • Tüm Yazılar
Yeni Dünya İçin ÇAĞRI
E-DERGİ OKU
  • Anasayfa
  • Dünya
    • Tümü
    • Afrika
    • Amerika
    • Asya
    • Avrupa
    • Ortadoğu
    Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

    Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

    BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

    BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

    Hindistan Pakistan savaşına dair

    Hindistan Pakistan savaşına dair

    Toplantı: “71 Devrimci Hareketinin mirası ışığında güncel devrimci sorumluluklar”

    Toplantı: “71 Devrimci Hareketinin mirası ışığında güncel devrimci sorumluluklar”

    Almanya Ulm’de 1 Mayıs

    Almanya Ulm’de 1 Mayıs

    Avusturya Viyana’da 1 Mayıs

    Avusturya Viyana’da 1 Mayıs

    Trending Tags

      • Avrupa
      • Amerika
      • Ortadoğu
      • Afrika
      • Asya
      • Pasifik
    • Yayınlar
      • Son Sayı
      • YDİ Çağrı / Tüm Sayılar
      • Tekoşîna Komunîst/Komünist Mücadele
      • Yeni İşçi Dünyası
      • Yeni Dünya İçin
      • Yeni Kadın Dünyası
      • Yeni Dünya Gençliği
      • Eğitim Dizisi
      • Bildiriler
      • Broşürler
    • İşçi Dünyası
      Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

      Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

      1 Mayıs’ı sınıfsal özüne uygun kutlamak için ne yapmalı?

      1 Mayıs’ı sınıfsal özüne uygun kutlamak için ne yapmalı?

      Mersin de 1 Mayıs

      Mersin de 1 Mayıs

      İzmir’de 1 Mayıs

      İzmir’de 1 Mayıs

      1 Mayıs çalışmamız sürüyor

      1 Mayıs çalışmamız sürüyor

      YDİ ÇAĞRI

      Nisan sayımız, sayı 68 çıktı!

      Trending Tags

      • Kürdistan
        “Rojava Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı” yapıldı

        “Rojava Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı” yapıldı

        Şeyh Said (Azadi Ayaklanması) üzerine

        Şeyh Said (Azadi Ayaklanması) üzerine

        Panel: Yüzüncü yılında Azadi Ayaklanması

        Panel: Yüzüncü yılında Azadi Ayaklanması

        Newroz ateşi ile devrim ocağını körükle!

        Newroz ateşi ile devrim ocağını körükle!

        Adım adım “barış”a doğru mu?

        Adım adım “barış”a doğru mu?

        Îhmalkirina îradeya hilbijêran û  JI  QEYÛMAN RE NA!

        Îhmalkirina îradeya hilbijêran û JI QEYÛMAN RE NA!

        Trending Tags

        • Güncel
          YDİ ÇAĞRI

          Yeni sayımız, sayı 219 çıktı!

          Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

          Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

          Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

          Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

          Devrimin kartalı anılacak!

          Devrimin kartalı anılacak!

          PKK’den “Tarihi Kongre”

          PKK’den “Tarihi Kongre”

          İkiyüzlü CHP ve üç fidan

          İkiyüzlü CHP ve üç fidan

          Trending Tags

          • Gençlik
            Kimsenin payandası olmayacağız!

            Kimsenin payandası olmayacağız!

            Kayyım uygulaması: Faşizm!

            Kayyım uygulaması: Faşizm!

            Üniversiteler, kampüsler savaş çığırtkanlığı yeri değildir!

            Üniversiteler, kampüsler savaş çığırtkanlığı yeri değildir!

            Protesto haktır!

            Protesto haktır!

            Kaza değil cinayet!

            Kaza değil cinayet!

            ÇEDES projesine hayır!

            ÇEDES projesine hayır!

            Trending Tags

            • Kadın
              “Alevi kadınlara yönelik sistematikleştirilmiş saldırılara karşı susmuyoruz!”

              “Alevi kadınlara yönelik sistematikleştirilmiş saldırılara karşı susmuyoruz!”

              Melek’ten mektup var…

              Melek’ten mektup var…

              Emperyalist yayılmacılığa ve savaşlara hazırlığın nüfus politikası olarak  “Aile Yılı”

              Emperyalist yayılmacılığa ve savaşlara hazırlığın nüfus politikası olarak “Aile Yılı”

              İran: Baskının gölgesinde direniş ve Kürt kadınlarının mücadelesi

              İran: Baskının gölgesinde direniş ve Kürt kadınlarının mücadelesi

              Kadıköy’de kitlesel 8 Mart eylemi

              Kadıköy’de kitlesel 8 Mart eylemi

              Erkek egemen sisteme karşı mücadeleye!

              Erkek egemen sisteme karşı mücadeleye!

              Trending Tags

              • Makaleler
                İkinci Dünya Savaşı’nın sonlanmasının üzerinden 80 yıl geçti…

                İkinci Dünya Savaşı’nın sonlanmasının üzerinden 80 yıl geçti…

                Viyanalı işçiler faşizme karşı silahlı mücadele içinde (Şubat 1934)

                Viyanalı işçiler faşizme karşı silahlı mücadele içinde (Şubat 1934)

                2025 Merkezi Yönetim Bütçesi ve üzerine yürütülen tartışmalar

                2025 Merkezi Yönetim Bütçesi ve üzerine yürütülen tartışmalar

                Emperyalizm üzerine kimi yazılar

                Emperyalizm üzerine kimi yazılar

                12 Eylül 1980 askeri faşist darbesine dair

                12 Eylül 1980 askeri faşist darbesine dair

                Katledilişinin 80. yıldönümünde: Ernst Thälmann

                Katledilişinin 80. yıldönümünde: Ernst Thälmann

                Trending Tags

                • Çevre
                  Öldüren deprem değil, rant, kâr üzerine kurulu sömürü düzenidir!

                  Öldüren deprem değil, rant, kâr üzerine kurulu sömürü düzenidir!

                  Gezegene ihanette sınır tanımayanlar

                  Gezegene ihanette sınır tanımayanlar

                  COP29 İklim Zirvesi (zırvası!) Bakü’de yapıldı

                  COP29 İklim Zirvesi (zırvası!) Bakü’de yapıldı

                  Ülkelerimizde nükleer santral istemiyoruz!

                  Ülkelerimizde nükleer santral istemiyoruz!

                  Kaz Dağları’nda bakır madenine karşı eylem!

                  Kaz Dağları’nda bakır madenine karşı eylem!

                  16 Kasım 2024 Uluslararası Çevre Mücadele Günü İçin Sokağa!

                  16 Kasım 2024 Uluslararası Çevre Mücadele Günü İçin Sokağa!

                  Orman yangınlarında rekor artış!

                  Orman yangınlarında rekor artış!

                  5 Haziran Dünya Çevre Günü

                  5 Haziran Dünya Çevre Günü

                  Ayvalık’ta “havlunu al gel” kıyı eylemi

                  Ayvalık’ta “havlunu al gel” kıyı eylemi

                  Trending Tags

                  • Youtube TV
                  • İletişim
                    • Hakkımızda
                    • Tüm Yazılar
                  Sonuç yok
                  Tüm Sonucu Görüntüle
                  • Anasayfa
                  • Dünya
                    • Tümü
                    • Afrika
                    • Amerika
                    • Asya
                    • Avrupa
                    • Ortadoğu
                    Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

                    Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

                    BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

                    BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

                    Hindistan Pakistan savaşına dair

                    Hindistan Pakistan savaşına dair

                    Toplantı: “71 Devrimci Hareketinin mirası ışığında güncel devrimci sorumluluklar”

                    Toplantı: “71 Devrimci Hareketinin mirası ışığında güncel devrimci sorumluluklar”

                    Almanya Ulm’de 1 Mayıs

                    Almanya Ulm’de 1 Mayıs

                    Avusturya Viyana’da 1 Mayıs

                    Avusturya Viyana’da 1 Mayıs

                    Trending Tags

                      • Avrupa
                      • Amerika
                      • Ortadoğu
                      • Afrika
                      • Asya
                      • Pasifik
                    • Yayınlar
                      • Son Sayı
                      • YDİ Çağrı / Tüm Sayılar
                      • Tekoşîna Komunîst/Komünist Mücadele
                      • Yeni İşçi Dünyası
                      • Yeni Dünya İçin
                      • Yeni Kadın Dünyası
                      • Yeni Dünya Gençliği
                      • Eğitim Dizisi
                      • Bildiriler
                      • Broşürler
                    • İşçi Dünyası
                      Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

                      Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

                      1 Mayıs’ı sınıfsal özüne uygun kutlamak için ne yapmalı?

                      1 Mayıs’ı sınıfsal özüne uygun kutlamak için ne yapmalı?

                      Mersin de 1 Mayıs

                      Mersin de 1 Mayıs

                      İzmir’de 1 Mayıs

                      İzmir’de 1 Mayıs

                      1 Mayıs çalışmamız sürüyor

                      1 Mayıs çalışmamız sürüyor

                      YDİ ÇAĞRI

                      Nisan sayımız, sayı 68 çıktı!

                      Trending Tags

                      • Kürdistan
                        “Rojava Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı” yapıldı

                        “Rojava Kürt Birliği ve Ortak Tutum Konferansı” yapıldı

                        Şeyh Said (Azadi Ayaklanması) üzerine

                        Şeyh Said (Azadi Ayaklanması) üzerine

                        Panel: Yüzüncü yılında Azadi Ayaklanması

                        Panel: Yüzüncü yılında Azadi Ayaklanması

                        Newroz ateşi ile devrim ocağını körükle!

                        Newroz ateşi ile devrim ocağını körükle!

                        Adım adım “barış”a doğru mu?

                        Adım adım “barış”a doğru mu?

                        Îhmalkirina îradeya hilbijêran û  JI  QEYÛMAN RE NA!

                        Îhmalkirina îradeya hilbijêran û JI QEYÛMAN RE NA!

                        Trending Tags

                        • Güncel
                          YDİ ÇAĞRI

                          Yeni sayımız, sayı 219 çıktı!

                          Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

                          Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

                          Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

                          Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

                          Devrimin kartalı anılacak!

                          Devrimin kartalı anılacak!

                          PKK’den “Tarihi Kongre”

                          PKK’den “Tarihi Kongre”

                          İkiyüzlü CHP ve üç fidan

                          İkiyüzlü CHP ve üç fidan

                          Trending Tags

                          • Gençlik
                            Kimsenin payandası olmayacağız!

                            Kimsenin payandası olmayacağız!

                            Kayyım uygulaması: Faşizm!

                            Kayyım uygulaması: Faşizm!

                            Üniversiteler, kampüsler savaş çığırtkanlığı yeri değildir!

                            Üniversiteler, kampüsler savaş çığırtkanlığı yeri değildir!

                            Protesto haktır!

                            Protesto haktır!

                            Kaza değil cinayet!

                            Kaza değil cinayet!

                            ÇEDES projesine hayır!

                            ÇEDES projesine hayır!

                            Trending Tags

                            • Kadın
                              “Alevi kadınlara yönelik sistematikleştirilmiş saldırılara karşı susmuyoruz!”

                              “Alevi kadınlara yönelik sistematikleştirilmiş saldırılara karşı susmuyoruz!”

                              Melek’ten mektup var…

                              Melek’ten mektup var…

                              Emperyalist yayılmacılığa ve savaşlara hazırlığın nüfus politikası olarak  “Aile Yılı”

                              Emperyalist yayılmacılığa ve savaşlara hazırlığın nüfus politikası olarak “Aile Yılı”

                              İran: Baskının gölgesinde direniş ve Kürt kadınlarının mücadelesi

                              İran: Baskının gölgesinde direniş ve Kürt kadınlarının mücadelesi

                              Kadıköy’de kitlesel 8 Mart eylemi

                              Kadıköy’de kitlesel 8 Mart eylemi

                              Erkek egemen sisteme karşı mücadeleye!

                              Erkek egemen sisteme karşı mücadeleye!

                              Trending Tags

                              • Makaleler
                                İkinci Dünya Savaşı’nın sonlanmasının üzerinden 80 yıl geçti…

                                İkinci Dünya Savaşı’nın sonlanmasının üzerinden 80 yıl geçti…

                                Viyanalı işçiler faşizme karşı silahlı mücadele içinde (Şubat 1934)

                                Viyanalı işçiler faşizme karşı silahlı mücadele içinde (Şubat 1934)

                                2025 Merkezi Yönetim Bütçesi ve üzerine yürütülen tartışmalar

                                2025 Merkezi Yönetim Bütçesi ve üzerine yürütülen tartışmalar

                                Emperyalizm üzerine kimi yazılar

                                Emperyalizm üzerine kimi yazılar

                                12 Eylül 1980 askeri faşist darbesine dair

                                12 Eylül 1980 askeri faşist darbesine dair

                                Katledilişinin 80. yıldönümünde: Ernst Thälmann

                                Katledilişinin 80. yıldönümünde: Ernst Thälmann

                                Trending Tags

                                • Çevre
                                  Öldüren deprem değil, rant, kâr üzerine kurulu sömürü düzenidir!

                                  Öldüren deprem değil, rant, kâr üzerine kurulu sömürü düzenidir!

                                  Gezegene ihanette sınır tanımayanlar

                                  Gezegene ihanette sınır tanımayanlar

                                  COP29 İklim Zirvesi (zırvası!) Bakü’de yapıldı

                                  COP29 İklim Zirvesi (zırvası!) Bakü’de yapıldı

                                  Ülkelerimizde nükleer santral istemiyoruz!

                                  Ülkelerimizde nükleer santral istemiyoruz!

                                  Kaz Dağları’nda bakır madenine karşı eylem!

                                  Kaz Dağları’nda bakır madenine karşı eylem!

                                  16 Kasım 2024 Uluslararası Çevre Mücadele Günü İçin Sokağa!

                                  16 Kasım 2024 Uluslararası Çevre Mücadele Günü İçin Sokağa!

                                  Orman yangınlarında rekor artış!

                                  Orman yangınlarında rekor artış!

                                  5 Haziran Dünya Çevre Günü

                                  5 Haziran Dünya Çevre Günü

                                  Ayvalık’ta “havlunu al gel” kıyı eylemi

                                  Ayvalık’ta “havlunu al gel” kıyı eylemi

                                  Trending Tags

                                  • Youtube TV
                                  • İletişim
                                    • Hakkımızda
                                    • Tüm Yazılar
                                  Sonuç yok
                                  Tüm Sonucu Görüntüle
                                  Yeni Dünya İçin ÇAĞRI
                                  Sonuç yok
                                  Tüm Sonucu Görüntüle
                                  Anasayfa Makaleler

                                  Devrimcilik taşınması gereken bir “yük” değil

                                  bilinçli seçilen, onurlu bir yaşam biçimidir! (Sayı 204'ten)

                                  15 Aralık 2021
                                  İçinde Makaleler, Tüm Yazılar
                                  Devrimcilik taşınması gereken bir “yük” değil
                                  0
                                  PAYLAR
                                  154
                                  GÖRÜNTÜLEME
                                  Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

                                  Devrimci çalışma içerisinde devrimci faaliyeti, bel­li bir dönem omuzlarda taşınması gereken bir yük olarak gören, bütün davranışlarına bu ruh hâlinin hâkim olduğu kişiler vardır. Bu tür kişilerde, çeşitli ilişkiler sonucu varılan veya gönüllü olarak başlanı­lan devrimcilik, belli bir aşamadan sonra, zevk ver­meyen, omuzlarda yük olarak taşınan bir iş hâline gelir. Bu durum, hem bu kişiyi, hem de bu kişinin çevresini bir karamsarlık bulutu gibi sarar. Bu ma­kalemizde bu olumsuz durumu ele alarak, bu duru­mun aşılması için gerekli olan mücadelenin önemi­ne dikkat çekeceğiz.

                                  Devrimciliği gönüllü yürütülen, severek yapılan bir yaşam biçimi olarak değil de, belirli bir dönemde yapılması gere­ken bir görev, belli bir aşa­madan sonra da omuzlarda taşınan bir yük olarak görmek bu anlayışın en tipik özelliğidir. Bu anlayış ken­disini en fazla, gençliklerinde çok hızlı dev­rimci olmala­rına rağmen, en geç evlilikle birlikte devrimci faaliyeti oldukça yavaşlatan, çoluk çocuğa karıştık­tan sonra da tamamen bırakıp gelişmeleri uzaktan seyreden insanlarda görülür. Bu aşamaya vardıktan sonra bazıları hâlâ bağış verip çıkan yayınları alma­ya devam ederken, diğer bazıları ise dayanışma amacıyla bile devrimci faaliyetlere destek vermez­ler. Fakat sohbet “eski gençlik günleri” ile ilgili ha­tıralar bölümüne geldiğinde ballandıra ballandıra “bir militanın anılarını” anlatırlar. Kendisine yayın satmaya çalışan, bağış isteyen ve eyleme katılma çağrısı yapan gençlere, “sizlere baktığımda genç­liğimi görüyorum” derler. Başta ailesi olmak üzere yakın çevresini aktif devrimci faaliyetlerden uzak tutmaya çalışırlar. Ne de olsa devrimci faaliyet yürü­ten insanların başlarından “bela” eksik olmaz.

                                  Fakat bu anlayış kendisini sadece devrimci faa­liyeti bırakarak kendi köşesine çekilen insanlarda göstermez. Devrimci faaliyetin içinde yer alan bir dizi kişide de bu anlayışın değişik biçimleri ortaya çıkabilmektedir.

                                  Devrimci faali­yet gönüllü olarak yürütülen bir faa­liyettir. Devrimci fikirlerle yeni tanı­şan ve belli bir sü­reç sonunda dev­rimin ideallerine sempatiyle bakan ve onları benim­seyen hemen he­men herkes, ilk başlarda devrimin çıkarları için her türlü görevi üstlenmeye hazırdır. Özellikle devrimci hareket ülkenin her yanını sar­mışsa, binlerce, on binlerce insan aynı idealler uğru­na mücadele ediyorsa, ülkenin gündemini grevler, boykotlar, işgaller, çatışmalar, barikatlar belirliyorsa, bu mücadelenin bir parçası olarak bu eylemlerden herhangi birinde yer almak severek yapılan bir iştir. Belli bir süre sonunda daha ciddi örgütlenmelere gidilip, mücadelenin “zorunlu görevler” bölümü, “romantik görevler” bölümüne ağır basmaya başla­dığında, bazı insanlarda yakınmalar da başlar.

                                  Görev dağılımında iş ve kişi karşılaştırmaları bu anlayışın en tipik özelliklerinden biridir. Faaliyetin bazı bölümleri artık çoktan gönüllü olarak zevkle ya­pılan işler bölümünden çıktığından, görev dağılımı sırasında ve sonrasında görevlerin “adil” dağıtılma­dığı üzerine yaygara kopartılır. “Neden ben, neden o değil?” şeklindeki yakınma sorularının veya surat asarak, yakınarak görev yapmanın altında, devrimci faaliyetin artık, gönüllü yapılan, zevk veren bir uğraş hâlinden çıkıp omuzlarda bir yük olarak görülme­si ve bu “yükün altına giren” insanlar, kendilerine haksızlık yapıldığı için yaygarayı basmakta ve “ada­let” talep etmektedirler. Burada görevler dağıtılırken herkes yapabileceği işlerin, uygun kişilere uygun işlerin verilmesi gerektiğini tartışmak bile istemiyo­ruz.

                                  Devrimci faaliyeti “yük” olarak gören bu anlayış bazen kendisini, belli bir süre sonra aktif mücade­leden çekilen, “pili biten”, “yorulan”, kişilere karşı takınılan tavırda da gösterilebilir. Bu insanlar aşa­ğılanır, onlarla ilişki tamamen kesilir, “korkak” olduğu, “dizlerinin titrediği” üzerine ahkâm kesi­lir! Bu anlayışa sahip olanlar kendileri hâlâ “yükü” omuzlamaya devam ettikleri için, kendi durumları­nı bırakanlarla karşılaştırarak böbürlenebilirler! Bu yaklaşımın temelinde yatan anlayış, gidenlerin daha fazla “yükü” kalanların omuzlarına bıraktıkları dü­şüncesidir. Fakat burada unutulan temel nokta; dev­rimci mücadelenin gönüllü yürütülen bir mücadele olması ve herkesin kendi bilinç, kavrama düzeyine ve samimiyet derecesine göre bu mücadeleye katkı yapacağıdır.

                                  Devrimci saflarda her kopuş bizi mutlaka üzer! Fakat bu olumsuz adımı atan arkadaşlar, sırf bu adı­mı attıkları gerekçesi ile bizim düşmanımız hâline gelmezler. Bu adımı atan arkadaşlara karşı biz, bu arkadaşlar karşı devrimin safına geçmedikleri süre­ce onlarla ilişkiyi koparmamak, onlardan devrimci mücadeleye yapabilecekleri her türlü katkı konusun­da yararlanmaya çalışmak, onları yeniden devrim saflarına kazanmak için mücadele etmek zorunda olduğumuzu unutmamalıyız.

                                  Görev dağıtımında; herkese yeteneğine göre ve altından kalkabileceği işlerin verilmesi ve onlara bu görev yerine getirilirken yol gösterilmesi, yar­dım edilmesi örgütlenmede temel çıkış noktamız olmakla birlikte, gönüllü olarak kimsenin yapmak istemediği ve fakat devrimci faaliyet açısından ye­rine getirilmesi mutlak zorunluluk olan bir dizi görev vardır. Bu tür görevler karşısında tavrımız; “özgürlük”ün “zorunluluğun kavranması” demek olduğunu gerçekten kavramak ve hayata geçirmek olmalıdır. Bu tür görevler konusunda kavramamız gereken; toplumsal kurtuluş açısından bu görevlerin yerine getirilmesinin taşıdığı önem ve oynadığı rol­dür. Bu açıdan bakıldığında ve bu bilince sahip olun­duğunda bu tür görevler de severek yerine getirilen görevler arasına girecektir. Aksi yaklaşım, toplumsal kurtuluşu değil kişisel beğeniyi öne çıkaran, bencil, bu anlamda gerçek bir devrimciye yakışmayan bir davranıştır.

                                  Belli bir görev başarıldıktan sonra ortaya çıkan aşırı böbürlenmelerin, kasıntı tavırların temelinde de bu anlayış yatar. Bu kasım kasım kasılan vatan­daş, ne de olsa diğer “rakiplerinin” çekindiği oldukça “büyük bir yükün” altına girmiş, “bu yükün” altın­dan başarıyla kalkmış, diğerleriyle rekabet içerisinde “kazandığı yeni puanların” hesabını yapmaktadır. Devrimci çevreler bu tür sahte kahramanlarla dolu­dur. Bu unsurlar, “becerdikleri” birkaç “çok önem­li görev” sonrasında bunu sürekli diğerlerine karşı silah olarak kullanırlar, çevrelerinden sürekli ola­ğanüstü saygı beklerler, diğer çalışma arkadaşlarını küçümserler, onların önerilerine değer vermezler, eleştirilerine tahammül edemezler, sürekli hakla­rının yendiğinden dem vururlar, kendilerine karşı gelen veya gelebilecek eleştirilerin önünü geçmişte başardıkları görevleri sıralayarak tıkamaya çalışır­lar. Bu unsurlar, belli bir aşamadan sonra devrimci faaliyetin sağlıklı bir biçimde ilerlemesinin önünde engel olurlar ve bu unsurlarla mücadele epey zor olup bir dizi tatsızlığı ve gereksiz çatışmayı berabe­rinde getirir.

                                  Bu bağıntıda kavranması gereken; devrimci faali­yetin bilinçli ve gönüllü yürütülen bir faaliyet oldu­ğudur. Tek tek bireylerin devrimci faaliyete sunacağı katkı, bilinç düzeyine, samimiyetine, kavrayışına, yeteneklerine ve olanaklarına göre değişiklikler gös­terecektir. Kimi sadece bildiri dağıtıp bağış verme ile kendini sınırlarken kimileri ise tüm hayatını devrimci faaliyete adayacaklardır. Biz, bir yandan herkesten devrimci mücadeleye yapabileceği en fazla katkıyı yapmasını talep ederken, diğer yandan dev­rimci faaliyete verilen en küçüğünden en büyüğüne her türlü katkının değerli olduğunun bilincinde ol­malıyız. Devrimci mücadelenin çıkarları açısından yapabileceğinin en fazlasını yapmak o kişinin dev­rim davasında ne kadar samimi ve ne kadar bilinçli olduğunu gösterir. Fakat bu durum o kişiye diğer­lerini küçümseme, onların eleştirilerine ve önerile­rine kulak tıkama hakkını vermez. Eleştiri ve öne­ri getirme bağıntısında herkes, örgütsel konumuna göre eşit haklara ve yükümlülüklere sahiptir. Bazen, devrimci mücadeleye kıyısından köşesinden yardım eden bir sempatizanın bile getirdiği öneriler doğru, eleştiriler haklı veya çok yüksek kademelerde çalı­şan bir yoldaşın getirdiği öneriler, eleştiriler haksız olabilir. Bu durumlarda yanlış yapmayı engellemek için; esas olarak eleştirinin kimden geldiğine değil, gelen eleştirinin kendisine bakılmalıdır.

                                  Devrimci faaliyeti “yük” olarak gören bu anlayış kendisini aile ilişkilerinde ve eğitiminde de gösterir. Kendisi militan devrimci olmasına rağmen bu mi­litanın karısı, kocası, kardeşleri, çocukları devrim davasına gönüllü olarak kendiliğinden katılmazlar. Bunun böyle olmasında akrabaların kişisel tercihleri de önemli bir rol oynamakla birlikte, bu “militan”ın devrimci faaliyeti bir yük olarak görmesi ve çevresini mümkün olduğu kadar bu yükün uzağında tutma­ya çalışması da daha az bir rol oynamaz. Yürütülen devrimci faaliyet sonucu, çocuklara ayrılan zaman sürekli kısıtlandığından, bu tür anlayışa sahip olan kişiler kendilerini çocuklarına karşı, onlara “nor­mal” bir çocukluk yaşatamadıklarından dolayı suçlu olarak hissederler. Gençliklerinde oldukça “hızlı” bir devrimci olan bir dizi insanın bu hızı, evlilikle bir­likte en büyük darbeyi alır, çoluk-çocuğa karıştıktan sonra ise bu hız iyice kesilir veya tamamen biter. Bu­rada da esas olarak yanlış kavranılan nokta; devrim­ci mücadeleyi belli bir yaşta ve esas olarak bekârken yürütülmesi gereken bir mücadele olarak görmektir. Bu anlayış temelinde de devrimci faaliyeti “yük” ola­rak, bir “bela” olarak görmek, bu yükü ancak genç­ken omuzlamaya hazır olmak, toplumsal kurtuluşu değil kendi durumunu esas almak yatmaktadır. Bir dizi durumda kendisi devrimci saflarda olmasına rağmen çocukların devrimci mücadeleden uzak durmasının veya ancak zor yolu ile devrimci saflara çekilebilmesinin altında da bu anlayış yatmaktadır. Çocuklar, anne-babaların dışarıda savundukları ile evde yaptıkları, düşündükleri ile konuştukları ara­sındaki farkları ve çelişkileri en yakından yaşayan insanlardır. Bu alanlardaki hayal kırıklığı onları daha başından devrimci mücadeleden soğutmakta­dır. Bunu engellemenin yolu devrimci faaliyete bir “yük” olarak değil, insanlığın kurtuluşu yolunda yaşadığımız sürece taşınması gereken bir sorumlu­luk ve gönüllü seçilmiş onurlu bir görev olarak ele almaktan geçmektedir. Çocuklarımıza gerçekten örnek olmanın yolu ise, devrimci mücadeleyi sami­mi olarak yürütmekten, dışarda savunduğumuz ile evde uyguladıklarımız arasında bir çelişki olmama­sından, onlara malımız olarak değil kendi haklarına sahip özgür bireyler olarak yaklaşmaktan geçmek­tedir.

                                  Yürütülen devrimci faaliyet omuzlarda taşınan bir yük olarak görmenin diğer bir ayağı da yürütülen faaliyetin kendisine yabancılaşmasıdır. Bu anlayışa sahip olanlar devrimci faaliyeti, kendilerini doğru­dan ilgilendiren bir faaliyet, bir yaşam biçimi olarak değil, başkaları için, başkaları hatırına yürütülen bir faaliyet olarak görürler. Yapacağı işleri, alacağı görevleri, sanki bu işleri veren, görevlendirmeleri yapan kişi ve kurumlara iyilik yapıyormuş, onların hatırı için bu iş ve görevleri yerine getiriyormuş gibi tavırlar takınarak “lütfen” kabul ederler. Bu aşamada nazlanmalar, çeşitli bahaneler ortaya çıkar. Bir dizi durumda görevi veren kişi veya kurum, görev veri­lecek kişiyi “tavlamak”, ikna etmek için bin bir de­reden su getirir. Bu tür durumların temelinde yatan anlayış, devrimci faaliyeti, kendini doğrudan ilgilen­diren bir iş, yaşamının bir parçası olarak görmemek, onu bir üstündeki kişinin veya kurumun hatırına, iyiliğine, yüzü suyu hürmetine yürütmektir.

                                  Bu yaklaşım da; kendi kurtuluşunu toplumun kurtuluşundan ayrı gören, toplumun çıkarlarını ve durumunu esas alan, bencil bir yaklaşımdır. Top­lumdan kopuk, ondan bağımsız, onun üzerinde bir yaşam mümkün olmadığından toplumsal kurtuluş için verilen mücadele aynı zamanda kendi kurtu­luşumuz için de verilen mücadeledir. Bu durum bir dizi insan tarafından kavranılmamakta, sanki verdikleri mücadele kendilerini hiç ilgilendirmiyor tavırlarına girebilmektedirler. Burjuvazinin ideolo­jik hâkimiyeti bu durumun net olarak görülmesini engellemektedir. Burjuvazi, her gün, her saat, her dakika, her saniye elindeki tüm araçları kullanarak, sömürü sisteminin uysal bireyleri, iyi tüketiciler, egoist, kariyerist olmaları için insanların beynini yı­kar. Burjuvazinin bu ideolojik bombardımanından kurtulup kendi gerçek çıkarlarının bilincine varan insan, kendi kurtuluşunun toplumsal kurtuluştan bağımsız, bu sömürü sistemi yıkılmadan gerçekle­şemeyeceğini kavrayan insandır. Bu aşamadan son­ra bu insan yürüteceği devrimci mücadeleyi, sadece başkalarının “hatırı” veya “tanımadığı” insanların kurtuluşu için değil, bizzat kendi kurtuluşu için de mutlak gerekli olduğu bilinciyle yürütür.

                                  Devrimcilik, ne belli bir dönemde omuzlarda zo­runlu olarak taşınması gereken bir yük, ne de başka­larının hatırı, iyiliği için yerine getirilmesi gereken bir iştir.

                                  Devrimcilik, insanın kendi kişisel çıkarlarının ötesinde tüm toplumun çıkarları için, sömürünün, faşizmin, işkencenin, işsizliğin, açlığın, yoksullu­ğun, kadınlar üzerindeki her türlü baskının ortadan kalkması için, sömürüsüz, sınırsız, savaşsız bir dün­yanın kurulması için mücadele etmek demektir. Bu mücadele, insanın yürütebileceği en yüce, en onurlu mücadeledir. Bu mücadele, yukarıda saydığımız kö­tülükler tamamen yeryüzünden kaybolup, gerçekten insana yaraşır sömürüsüz, sınırsız, savaşsız bir dün­ya kurulana kadar devam edecektir. Bu anlamda bu mücadele, ne sadece belli bir dönem omuzlarda ta­şınması gereken bir “yük”, ne çekinilmesi, çevrenin uzak tutulması gereken bir “bela”, ne de başkaları­nın hatırı, iyiliği için yapılan bir iştir. Devrimcilik, başkalarının hatırı ve iyiliği için değil, herkesin biz­zat kendi toplumsal sorumluluğu gereği yürütmesi gereken bir faaliyettir. Bir dizi aday arasından eğer bir görev bize verilmiş, o görev için biz layık görül­müşsek, bu bize gurur vermelidir.

                                  Devrimcilik bir yaşam biçimidir, bu anlamda me­zara kadar sürer. Devrimcilik onurlu bir iştir, bu anlamda yürüttüğümüz faaliyet çevremizde acıma duygusu ve itim merkezi değil, saygı ve çekim mer­kezi oluşturmalıdır. Anamız, babamız, karımız, kocamız, kardeşlerimiz, akrabalarımız ve çocukla­rımız bizimle gurur duymalıdır. Kaç kişinin böyle, kendi dertlerini aşmış, kendi kurtuluşunu tüm in­sanlığın kurtuluşundan ayrı görmeyen, sömürü­nün, faşizmin, işkencenin, işsizliğin, yoksulluğun ortadan kalkması, sömürüsüz, savaşsız, sınırsız bir dünyanın kurulması için mücadele eden, başka şe­hirlerden, başka bölgelerden, başka ülkelerden, baş­ka kıtalardan hiç tanımadığı, hiç görmediği insan­ların uğradığı baskılara, haksızlıklara karşı savaşan karısı, kocası, ağabeyi, ablası, kardeşi, arkadaşı veya babası var ki?

                                  Bu anlamda bizim yaklaşımımız, “yirmisinde ko­münist olmayanın kalbi, kırkında komünist kalanın beyni yoktur” gibi düşünen, devrimciliği omuzlarda taşınan bir “yük” olarak, “gençlikte” veya başkala­rının “hatırı” için yapılması gereken bir iş olarak gören burjuva “aydınlarının” yaklaşımı gibi olamaz. Bize göre; sadece on beşinde, yirmisinde değil, tüm yaşamı bir komünist olarak yaşamak, en değerli, en onurlu, en gerçekçi yaşam biçimidir. Aynalara sade­ce genç iken değil, ihtiyarladığımızda da gururla ba­kabilmek için; devrimci faaliyeti, bir yaşam biçimi, onurlu bir görev olarak kavramalı, çevremize bunun ışığını, enerjisini yaymalıyız.

                                  Mayıs 2021

                                  İlgili

                                  Önceki yazı

                                  Kibir bizi yarı yolda bırakır!

                                  Sonraki Gönderi

                                  Doğanay Gıda’da sendikalaşma mücadelesi

                                  İlgiliGönderiler

                                  Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!
                                  Avrupa

                                  Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

                                  17 Mayıs 2025
                                  BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında
                                  Avrupa

                                  BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

                                  17 Mayıs 2025
                                  YDİ ÇAĞRI
                                  Güncel

                                  Yeni sayımız, sayı 219 çıktı!

                                  16 Mayıs 2025
                                  Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!
                                  Güncel

                                  Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

                                  16 Mayıs 2025
                                  Bir işçi düşmanı Çalık Holding!
                                  İşçi Dünyası

                                  Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

                                  12 Mayıs 2025
                                  Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!
                                  Güncel

                                  Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

                                  12 Mayıs 2025
                                  Sonraki Gönderi
                                  Doğanay Gıda’da sendikalaşma mücadelesi

                                  Doğanay Gıda’da sendikalaşma mücadelesi

                                  Son Haberler

                                  Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

                                  Çiçekleri koparabilirler, ama baharın gelişini durduramazlar!

                                  17 Mayıs 2025
                                  BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

                                  BİR-KAR ve YDİ Çağrı’nın ortak toplantısı Hakkında

                                  17 Mayıs 2025
                                  YDİ ÇAĞRI

                                  Yeni sayımız, sayı 219 çıktı!

                                  16 Mayıs 2025
                                  Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

                                  Komünist atılımın mimarı İbrahim Kaypakkaya ölümsüzdür!

                                  16 Mayıs 2025

                                  Mayıs 2025

                                  15 Mayıs 2025

                                  Sayı 219

                                  15 Mayıs 2025
                                  Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

                                  Bir işçi düşmanı Çalık Holding!

                                  12 Mayıs 2025
                                  Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

                                  Beklenen oldu! PKK kendisini feshetti!

                                  12 Mayıs 2025
                                  Devrimin kartalı anılacak!

                                  Devrimin kartalı anılacak!

                                  11 Mayıs 2025
                                  PKK’den “Tarihi Kongre”

                                  PKK’den “Tarihi Kongre”

                                  9 Mayıs 2025
                                  • YDİ Çağrı / Tüm Sayılar
                                  • Youtube Kanalı
                                  • İletişim
                                  Tel: +0507 037 75 27

                                  © 2023 Yeni Dünya İçin Çağrı

                                  Sonuç yok
                                  Tüm Sonucu Görüntüle
                                  • YDİ ÇAĞRI
                                  • Güncel
                                  • İşçi Dünyası
                                  • Kadın
                                  • Gençlik
                                  • Kürdistan
                                  • Çevre
                                  • Dünya
                                    • Avrupa
                                    • Amerika
                                    • Ortadoğu
                                    • Afrika
                                    • Asya
                                    • Pasifik
                                  • Makaleler
                                  • Yayınlar
                                    • Son Sayı
                                    • YDİ Çağrı / Tüm Sayılar
                                    • Yeni İşçi Dünyası
                                    • Yeni Kadın Dünyası
                                      • Dört Duvar
                                    • Yeni Dünya Gençliği
                                    • Bildiriler
                                    • Broşürler
                                    • Yeni Dünya İçin
                                  • Youtube TV
                                  • Tüm Yazılar
                                  • İletişim
                                    • Hakkımızda
                                  • tr TR
                                    • tr TR
                                    • en EN
                                    • de DE
                                    • fr FR
                                    • es ES
                                    • ar AR
                                    • ku KU

                                  © 2023 Yeni Dünya İçin Çağrı

                                  Yeni Dünya İçin ÇAĞRI Size en son haberler ve güncellemeler için bildirimler göstermek istiyoruz.
                                  Reddet
                                  Bildirimlere İzin Ver