Yeni İşçi Dünyası okurları olarak, 28 Kasım’da Umut-Sen’in Kartal’da Hasan Ali Yücel Kültür Merkezinde düzenlediği “Gücünü Kat Hareketi Yarat” Konferansına katıldık. Konferansta ekoloji, iş cinayetleri, sendikaların karakteri, sınıf hareketinin yaratılması gibi birçok konuda konuşmalar yapıldı. Organize sanayi bölgelerinde örgütlenme ve buralarda koordinasyon merkezleri kurma görevinden, göçmen işçiler için sendika kurmaya, İstanbul Sözleşmesi savunusuna kadar vb. bir dizi görevi tespiti yapıldı. Sanayi ve maden havzalarında örgütlenmenin ve öncü işçilerin kazanılması gerektiğinin altı çizildi. Maden işçi önderleri Ali Faik ve Tahir Çetin anıldılar. Uzel, Carrefoursa, Bimeks , Neo Trend işçileri ve diğer işletmelerden konuşmacıların serbest kürsüden yaptıkları konuşmalarla etkinlik bitirildi.
Etkinlikte mücadele ve birlik sloganları atıldı.
Sendikaların bürokratlaştığını ve sarı olduklarını söyleyen konuşmacılar, bu yüzden ayrı devrimci sendikalar yaratmak gerektiğini söylediler.
Evet, sendikaların durumu ortada. Sendikaların büyük çoğunluğu, sarı, gerici, işbirlikçi, faşist sendikalar. Sendikalar bürokrasinin egemenliği altında. İşçi sınıfının sendikal örgütlenmesinin çok geri olduğu bir durumda, sendikalardan ayrılıp ayrı sendikalar kurmayı doğru bulmuyoruz. Yapılması gerekli olan sendikalar içinde kalmak, tabanda işçiler arasında çalışmak olmalıdır. Tabanda yaratılacak örgütlenmelerle sendikal bürokrasi üzerinde baskı kurulmalıdır. Bu çalışmada amaç sendikaların yönetimini ele geçirmek değil, işçileri devrimci sınıf siyasetine kazanmak olmalıdır. İşçiler kazanılmadan politik işçilerin ayrılıp ayrı sendika kurması bugün ki şartlarda doğru değildir.
Konuşmalarda gündemin yaratılacak sınıf hareketiyle belirlenmesi savunulurken, bizzat bu harekete paydaş olması gereken kimi mücadelelere vurgu yapılmadı.
Kapitalizme karşı devrim ve sosyalizmden bahsedilirken “tek adam rejiminin” bütün barbarlığı uzun uzun örneklerle açıklandı.
İşçi sınıfı önderliğinde devrim olacağı, tek kelime ile ezilen halklardan söz edilmediği gibi Kürt ulusu ve onun ezilmesinden de, mücadelesinden de tek kelime söz edilmedi.
Bu konular hakkında söz edilmemesini eksiklik olarak görüyoruz.
Yaşasın işçilerin birliği!
29 Kasım 2021
Yeni İşçi Dünyası okurları