Cengiz Holding’in Çanakkale Bayramiç Hacı Bekirler köyü yakınlarında 1 milyon ağacı kesip bakır madeni işletmesi yapmak üzere hareket geçmesi ve ağaç kesimime başlaması üzerine Bayramiç’te miting yapıldı.
Ağaç kesiminin 10 gününde, Bayramiç, Çan, Ezine ilçeleri başta olmak üzere Çanakkale, Balıkesir, Akbelen, İstanbul gibi birçok yerden çevreciler Bayramiç’e geldi.
Miting, Bayramiç’te bu saha içinde kaldığından dolayı, tamamı ile haritadan silinme ile karşı karşıya kalan köylerden biri olan Hacı Bekirler köyünün yakınında, ağaç kesimine başlanan alanda saat 12.00 de başladı.
Parti olarak CHP, DEM Parti ve Halkın Kurtuluş partisi pankartları vardı.
Katılım buna rağmen azdı, 1500-2000 civarında bir katılım vardı.
Katılan kitlenin yaş ortalaması 45 ve üstüydü. Gençlik yok denilecek kadar azdı. Kadın sayı da azdı. Dikkatimi çeken diğer bir nokta yine katılımcıların azımsanmayacak bir kısmı dışarıdan gelip Ege bölgesine yerleşenlerden oluşuyordu.
Mitingde “Cengiz defol! Burası senin değil bizim!, Katil Cengiz işbirlikçi AKP!” vb. sloganları atıldı.
Mitingde köyleri maden tehdidi altında olan, 60 yaşında köylü kadınlar konuştu.
Kadınlar “Talan değil, üretim istiyoruz. Buralar bizim, yok etmek istiyorlar. Herkesi bizimle dayanışmaya çağırıyoruz. Bizi yalnız bırakmayın” dediler.
Çevre derneği temsilcileri kısa kısa konuşmalar yaptılar. Ses rüzgardan ve jeneratörün gürültüsünden zor anlaşılıyordu.
CHP adına bir milletvekili kısa bir konuşma yaptı.
Bir konuşmacı, “Biz burada sadece Cengiz ve AKP ile mücadele etmiyoruz. Devlet ile de mücadele ediyoruz. Çünkü buraların talanına devlet kurumları izin veriyor. Cengiz’in sırtı onun için kuvvetli” dedi. Konuşması alkışlarla destek gördü.
HDK Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu konuşmasına, “Merhaba ayılar, kurtlar, sincaplar, börtü böcek. Burası sizin yaşam alanınız. Burası kapitalist tekellerin yeri değil” sözleri ile başladı. Sözleri yoğun ilgiyle karşılandı.
Hiçbir konuşmacı kapitalist sisteme değinmedi. Konuşmacılar AKP eleştirisi yaptı.
Bilinmeli ki AKP gidince doğa talanı bitmeyecek! Sorun şu veya bu parti sorunu değil, sistem sorunudur!
Çevre talanının kaynağı olan kapitalist emperyalist sistem yıkılmadan, çevre sorununda köklü çözüm mümkün değildir!
9 Kasım 2024
YDİ Çağrı okuru/Çanakkale