İstanbul Avcılar’da kurulu bulunan Salcomp Xiaomi işçileri direnişe devam ediyor.
13 Eylül Pazartesi günü direnişe başlayan işçileri, direnişlerinin beşinci gününde ziyaret ettik.
Toplam 700 Salcomp işçisinin yüzde seksenini kadınlar oluşturuyor.
Yüzlerindeki kararlılığı gördüğümüz kadın işçilerle, işyerinde yaşadıkları haksızlıkları, işçi kadın olmayı ve mücadeleyi konuştuk.
Kadın işçiler ilk işe başladıklarında işyerinin hala inşaat halinde olduğunu, açık elektrik kablolarının içinde çalışmak zorunda kaldıklarını, kışın ısıtma sistemi olmadığı için dondurucu soğukta çalıştıklarını kısacası koşullar düzelecek umuduyla her türlü fedakârlığı gösterdiklerini belirtiyorlar. Fakat patronların yaklaşımı aynı fedakârlıkta olmamış. Koşulların düzeleceği ve biraz sabırlı olmaları istenen işçilerin bırakalım koşulların düzelmesini daha da kötüye gitmiş. Kadın işçiler ilk şoku maaş günü geldiğinde yaşamışlar. Asgari ücret ile işe alınan işçiler asgari ücreti bile görememişler. Sürekli olarak ne olduğunu bilmedikleri kesintilerle karşı karşıya kaldıklarını ve bunu sorguladıklarında da kapının gösterildiğini söylüyorlar.
Kadın işçiler üretim sürecini kendi kendine öğrenmiş. Herhangi bir eğitim verilmemiş. Çok geçmeden de üretim baskısı başlamış. Gün geçtikçe daha fazla mal talep edildiğinden artık yetiştirmek imkansız hale gelmiş.
Kadın işçilerin yaşadığı en büyük sorunlardan biri de servis sorunu. Üç vardiya çalışılan fabrikada kadınlar gece vardiyalarında, daha önce evlerine bırakılırken, işyerindeki koşullara itiraz ettikleri ve bir kaç kez iş bırakarak direnişe geçtikleri için servislerin evlere kadar gitmesi patronlar tarafından yasaklanmış. Kadın işçiler “hakkımızı istediğimiz için cezalandırıldık” diyorlar.
Kadın işçilerin çilesi bunlarla da bitmemiş. Tuvalet ve mola zamanlarının kısıtlanması, hafta sonu telafi çalışma, yemeklerin son derece kötü olması, sadece kadın işçilere ait soyunma odalarının olmaması, yaşanan diğer sorunlardan sadece bir kısmı.
İşçi kadınları rencide eden bir diğer uygulama da tuvalet için verilen “pembe kart” uygulaması. Kadın işçiler tuvalete giderken kendilerine verilen bu kartı güvenliğe göstermek zorundalar. Bu nedenle erkek olan güvenlik personelinin sık sık sözlü tacizine maruz kaldıklarını belirtiyorlar.
Patronlar tarafından, özellikle Çinli patronlar tarafından cinsel tacize maruz kalan kadın işçi sayısı da az değil.
Dört beş kez işi durdurmalarına rağmen, çalışma koşullarında bir iyileşme olmamış. Tam tersine daha da kötüleşmiş.
Bunun üzerine iş bırakan ve direnişe geçen kadın işçiler insanca çalışma koşulları yaratılana kadar ve sendika girene kadar mücadeleden vazgeçmeyeceklerini belirtiyorlar.
Çünkü biliyorlar ki kaybedecekleri hiç bir şeyleri yok!
Salcomp işçilerinin ve özellikle kadın işçilerinin bu onurlu ve militan mücadelesi bizim de mücadelemizdir.
Tüm işçi ve emekçi kadınları Salcompın direnişçi kadın işçileri ile dayanışmaya çağırıyoruz!
Yeni İşçi Dünyası/Esenyurt
17 Eylül 2021