Emperyalist güçlerin kışkırttığı, Ukrayna-Rusya Savaşı, 24 Şubat’ta başladı ve hâlâ devam ediyor. Bu kısa süre içerisinde yüzlerce insan hayatını kaybetti. Emperyalistler için insanların ölmesi, halkların birbirine düşman edilmesi, insanların aç susuz göç yollarına düşmesi önemli değildir. Emperyalist-gerici-haksız savaşlar tüm halklar için yıkım, kan ve gözyaşı demektir. Fakat tüm savaşlar da olduğu gibi, kesin olan bir şey daha vardır: O da zenginler bir biçimde güvenli yerlere kaçma yolları vb. bulurken, her savaşta olduğu gibi bu savaşta da zarar görenlerin yoksullar, emekçiler ve en çok da kadın ve çocuklar olmasıdır.
Ukrayna-Rusya savaşı ile birlikte, verilen son rakamlara göre yaklaşık 2 milyon insan Batıya doğru göç yollarındadır. Bunların ezici çoğunluğu kadınlar ve çocuklardır. Kadınlar ve çocuklar bu göç yollarında birçok tehlikeyle karşı karşıyalar. Göç yollarında ve savaştan kaçarak sığındıkları ülkelerde kadınlar ve çocuklar insan tacirlerinin ve seks tacirlerinin hedefi hâline geliyor. İnsan tacirleri, Ukraynalı kadınları, özellikle genç kadınları, yardım vaatleriyle kandırıp kaçırıyor, onları seks kölesi olarak kullanıyor. Göç yollarında kadınları ve çocukları birçok tehlike bekliyor. Onlar, fırsatçıların taciz ve tecavüzünün hedefi hâline geliyor.
Uluslararası İnsan Yardım kuruluşuna bağlı olan CARE bünyesinde bulunan “Çocukları Kurtarın” adlı Vakfının yaptığı araştırmaya göre 400 bin Ukraynalı genç Polonya, Macaristan, Romanya, Moldova, Slovakya ve Litvanya’da canlarını kurtarmak için kaçış hâlindedir ve bunlar ne yazık ki, insan tacirlerinin hedefi olmaktadır.
Savaş aynı zamanda bin bir türlü travma demektir. Sadece savaş sırasında değil, savaştan sonra da en çok mağdur edilenler yine kadınlar ve çocuklar olmaktadır.
Ataerkil barbar zihniyetin beraberinde getirdiği diğer korkunç bir taraf daha vardır: O da, savaşın çıkmasına adeta sevinen, asker kadınların fotoğraflarını cinsel obje olarak paylaşan ve Ukraynalı kadınların gelmesinden “memnun” olduklarını söyleyen, yaptıkları paylaşımlarla mide bulandıran bir kesim… Ailesini, sevdiklerini savaşta kaybetmiş, göç yollarına düşmüş kadınları kolay “av“, kadını ganimet olarak gören olarak gören iğrenç zihniyetli, insanlıktan nasibini almamış cinsiyetçi bir kesim… “Namus” kelimesini ağızlarından düşürmeyen, ikiyüzlü bir kesim… “Türk erkekleri Ukraynalı kadınları beklerken, onlar Avrupa’ya gidiyor” söyleminde dile gelen, kadınları savaş ganimeti olarak gören iğrenç erkek egemen zihniyet! Bütün bunlar, erkek egemen kapitalist sistemin ürünüdür ve buna karşı kararlı mücadele vermek zorunludur.
Ukrayna savaşı, iki taraflı emperyalist, gerici haksız bir savaştır. Bu savaşta haklı yan yoktur, sadece çıkar ilişkileri vardır.
Emperyalist savaşlara karşı çıkmak, hiçbir tarafı tutmayarak, proleter enternasyonalizmini savunmak, gerçek kalıcı barış için sosyalizmi savunmak, bugün temel görevlerden birisidir.
Kahrolsun emperyalist savaşlar!
Kahrolsun erkek egemen kapitalist sistem!
Ukrayna-Rusya savaşı derhal durdurulmalıdır!
Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!
Yeni Kadın Dünyası
Nisan 2022