130 bin metal işçisini ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması ve 24 Aralık’ta grev kararı almasından sonra, Türk Metal Sendikası 2 Ocak Pazar günü onbinlerce metal işçisini işçi havzası Kocaeli’nde bir araya getirdi.
Sabahın erken saatlerinde İzmir’den, Kayseri’den, Kırklareli’nden, Ankara’dan, Urfa’dan, Trakya’ya dörtbir yandan kadınlı, erkekli, çocuklu metal işçileri Doğu Kışla Parkı ve Hasan Gemici Spor Salonu önünde toplanmaya başladı. İşçiler simit çorbayla kahvaltılarını yaptıktan sonra kortejlerde yerini almaya başladı.
Gelen işçilerin yoğunluğu kortejlerin oluşmasını geciktirdi, yürüyüş saat on yerine 10.45 gibi ancak başladı.
Edip Akbayram, Moğolların türküleriyle işçilerin sloganlarına Kocaeli havzası bir kez daha kucak açtı.
Çocuğuyla mitinge gelen anne ile yaptığımız röportajda, annenin kanser hastası olduğunu öğreniyoruz, anne “abi geçinemiyoruz, o yüzden kemoterapi aldıktan sonra tekrar işe başladım, çocuğumun ayağındaki yazlık spor ayakkabıyı görüyorsun abi, ben istemez miyim çocuklarıma kundura bot kışlık alayım, ama yetmiyor, anneyim çocuğum on bir yaşında ufak kardeşiyle evde bizi bekliyor. Merak ediyorum ya birşey olursa evde diye, ama çalışmasam tek maaşla geçim olmuyor, üç ayda bir kilo kıyma ancak alıyoruz çocuklarımızı besleyemiyoruz….”
Gebze’de 500 kişilik fabrikada çalışan annenin bu feryadını tabi ki patronlar, sendika ağaları hiçbir zaman duymayacak.
Bu yürek yakan sohbetlerle miting alanına geldiğimizde, diğer koldan gelen işçilerle alan dolmuştu.
Türk Metal Başkanı Pevrul Kavlak doğru olarak şunu söylüyordu, “Sanmayın o fabrikalarda üretim, kârlarınız kendiliğinden oluyor. Onları yapan işçilerin elleridir, ellerimizdir.”
Kavlak MESS’e seslenerek “TÜİK verileriyle değil elinizi vicdanınıza koyarak masaya gelin, daha fazla bu işi uzatmayın, biz pandemide arkadaşlarımızı toprağa verip yine işimizin başına geçtik çalıştık, şimdi de hakkımızı istiyoruz. 2019 da, daha öncesinde nasıl hakkımızı aldıysak şimdide alacağız” derken, geçinemiyoruz abi diyen kanserli kadın işçinin sözleri çarpışıyordu beynimde.
Miting bir yandan metal işçilerinin muazzam gücünü gösterirken, diğer yandan enflasyonun çok altında imzalanacak toplu sözleşmenin suçunu patronlara atmanın gayretkeşliğinde olan sarı sendikacıların koltuklarını sağlamlaştırma, oradan milletvekilliklerine sıçrama sinsiliğini ele veriyordu.
Miting Kıraç’ın konseriyle son buldu.
İşçiler geldikleri illere uzun otobüs konvoylarıyla yola çıktılar, sağlıkla gitsinler.
Biz Yeni İşçi Dünyası gazetemizin satışını, propagandasını polisin, bazı sendika görevlilerinin engellemesine rağmen yaptık.
İşçilerin birliği sermayeyi yenecektir!
Yaşasın sınıf sendikacılığı!
2 Ocak 2022
Yeni İşçi Dünyası okuru..