[Avusturya’da Devrimci-Komünist bir Partinin Kurulması için İnisiatif’in çıkardığı 1 Mayıs 2024 bildirisini yayınlıyoruz. –YDİ Çağrı]
1 Mayıs, proletaryanın uluslararası mücadele günü
Bugün bizde Avusturya’da pek çok insan sürekli korku içinde yaşıyor: Şirket “iş yerlerini azalttığı” ya da tamamen kapandığı için işimi kaybedecek miyim? İşten çıkarılacaklar listesine girmemek için daha fazla mesai mi yapmam gerekecek? Pahalılık bu hızla devam ederse, artan kira ve kira yan giderlerini karşılayabilecek miyim? İşsizlik parası ya da işsizlik yardımı daha da mı kısılacak? Emperyalistler bizi bir dünya savaşına mı sürükleyecek?
Tüm bu endişeler haksız değildir. Son yıllarda hızla artan enflasyon, esas olarak işçi kitlesini (alt gelir grubundaki üçte birlik kesim) ve %6,9 oranındaki işsizlerin büyük bir bölümünü etkilemiştir. Ciddi kısıtlamalar, bir sonraki çalışma haftası için kendi işgücünü yeniden hazır hâle getirmenin önemli olduğu ücretli işçilikten sonraki zamanı da etkilemektedir. Tüm bu etkileşmelere rağmen işe yorgun ya da yarı hasta gelen ya da fazla mesai yapamayan herkes muhtemelen işten çıkarılacaklar listesindeki bir sonraki kişi olacaktır. Aynı zamanda, iş sözleşmelerindeki güvencesizlikte de büyük bir artış olmuştur (belirli süreli zincirleme sözleşmeler, bazen ücretsiz fazla mesai yapma zorunluluğu, artan iş stresi, …).
İşçi Odası, kapitalistlerin bir yıl içinde 47 milyon fazla mesai ve fazla çalışma saatini ücret ödemeden ya da izin kullanmadan gasp ettiklerini tespit etmiştir! Bu da bize (işçi ve emekçilere)1,2 milyar avro ödemedikleri anlamına geliyor! Ve buna ek olarak, emeğimizden katma değer elde etmeleri ve kârlarını cebe indirmeleri sözleşmeyle garanti altına alınmıştır. Ciddi ekonomistler, son yıllardaki fiyat artışlarının, sürekli olarak enflasyon oranının altında kalan TİS-artışlarından değil, kâr-fiyat sarmalından kaynaklandığını tekrar tekrar belirtmektedir.
Ancak proletaryada ücret düzeyi, işçilerin ve ailelerinin yaşam koşullarını belirler. Özellikle de iktidardakilerin kamu hizmetlerini (tercihe tâbi hekimler, özel okul ve kreşler, toplu taşımacılık) giderek daha fazla kısıtladığı ve özelleştirdiği ve reel ücretlerin düştüğü bir dönemde, yaşamaya yeterli değildir. Örneğin, belirli süreli kira sözleşmenizin süresi doluyor ve yeni bir ev arıyorsanız ve güvencesiz iş sözleşmeniz artık bir baz sağlamıyorsa, o zaman çok zor duruma düşebilirsiniz ve arkadaşlarınız size en azından geçici yardım sunabilirse iyi durumda sayılabilirsiniz.
Bir de her gün gelen dehşet verici şiddet haberleri var: Ukrayna’da “Batılı değerler” ile Rusya arasındaki savaş 10 yıldır (“Euro-Majdan” 2014’ten beri), Filistin’de Arap nüfusa karşı savaş ise inanılmazcasına 75 yıldır devam ediyor! Yemenli savaşçıların Avrupa Birliği holdinglerinin gemi rotalarını tehdit etmesi dışında, diğer pek çok savaş hakkında çoğu kez hiçbir şey duymuyoruz.
Avusturya da dâhil olmak üzere Avrupa’daki işçi sınıfından giderek daha fazla insan, mevcut sosyal koşulların yaşamlarını tehdit ettiğinin farkına varıyor. Büyük üretim araçlarının üzerindeki özel mülkiyet, fabrikaların, bankaların ve holdinglerin sahipleri, devletteki güçlüler her zamankinden daha felaketsel gelişmelere neden oluyorlar: Vergilerimizle geçici olarak “yeniden ıslah edilen” kapitalist küresel ekonomideki krizler; “bizim” egemen sömürücülerimiz tarafından körüklenen siyasi ve askeri krizler; ülkemizde de yavaş yavaş fark edilmeye başlanan ve örneğin fiyatlarda da kendini hissettiren iklim krizi; ayrıca sağlık ve eğitim sektörlerinde hükümet tarafından şiddetlendirilen ve ortaya çıkarılan krizler vb. “Küresel Güney”deki insanların büyük çoğunluğu kapitalist-emperyalist baskı ve sömürü koşullarından uzun süredir ve çok daha büyük ölçüde mağdurdurlar ve bunlara karşı direniş de daha gelişmiştir. Bununla birlikte, son yıllarda, tekrarlanan ve giderek derinleşen krizler AB-Avrupa’sına da geri döndü.
Zaman daralıyor: Kapitalizme, bizi daha da derin felaketlere, savaşlara, zorluklara ve sefalete sürüklemeden önce son vermeliyiz. Ancak proletarya birleşmiş olarak ortaya çıkarsa ve yöneticiler ve onların uşakları tarafından –köken, din, cinsiyet, yaş, cinsel yönelim, … temelinde– bölünmesine ve birbirine karşı kışkırtılmasına izin vermezse, sosyalizm altında daha iyi bir topluma giden yolu açan bir proleter devrim yaratacağız.
Yaşasın 1 Mayıs, işçi sınıfının uluslararası günü!
Sosyalizm, sömürüsüz ve savaşsız bir dünya için!
Bu 1 Mayıs’ta emperyalistler arası çelişkilerin doruğa çıktığı, tek kutuplu bir dünya düzeninden çok kutuplu bir dünya düzenine doğru gelişmenin yaşandığı ve ABD liderliğindeki Batı’nın hâkimiyetinin parçalandığı bir durumun hüküm sürdüğü açıktır. Tekelci sermaye, bu süreçlerden kaynaklanan ekonomik ve siyasi krizleri aşmanın yolunu mevcut çatışmaları körüklemekte görmektedir.
Bu, aynı zamanda kitle imha silahlarının üretiminin muazzam bir şekilde artması, toplumların askerileştirilmesi ve polis-devletleştirilmesinin yanı sıra milliyetçiliğin, “yabancılara” karşı düşmanlığın ve ırkçılığın ve kadınlara karşı ayrımcılığın körüklenmesi şeklinde de kendini göstermektedir.
Bu cürümler ya doğrudan sermayenin büyük güçleri tarafından işlenmekte ya da bu gerilimlerin merkezlerine mali destek ve silah tedariki yoluyla mümkün kılınmaktadır. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz tarafından alaycı bir şekilde “demokrasinin savunulması” açısından bir “dönüm noktası” olarak tanımlanan yeni savaş çığırtkanlığı ve sonuçları, sadece ezilen ülkeleri etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda emperyalist canavarlar arasındaki çatışmayı da etkiliyor ve Avrupa’ya yayılıyor. Avrupa Birliği’nin nükleer silahlanma ve bağımsız bir ordu kurma arzusu, NATO’nun Rusya’ya karşı kullandığı araçların yardımıyla devam eden Ukrayna’daki çatışma, emperyalist Batı bloğunun saldırgan doğasını göstermekte ve mevcut gerilim ve krizleri şiddetlendirmektedir. Pasifik’te yükselen bir emperyalizm olarak Çin’e karşı ABD’nin askeri müdahalesi ve tehdidi, bu iç rekabetin bir başka yönüdür. Bu bağlamda, özellikle Batı Asya ve Orta Doğu’da egemenliği güçlendirmek için siyasi-askeri seferberlik devam ederken, özellikle Asya, Afrika ve Latin Amerika’da yarı sömürge ve (yeni) sömürgeleştirilmiş ülkelerdeki askeri varlıkları ile halk hareketlerinin bastırılması sürmektedir. Bu barbarlık ve soykırımın doruk noktası, Batılı emperyalistlerin Filistin’deki ırkçı, siyonist İsrail işgal rejimine tam destek vermesidir ki; bu da dünyayı bir bütün olarak bir diğer dünya savaşının, hatta nükleer dünya savaşının eşiğine getirmektedir.
Emperyalistlerin güncel olarak doğrudan ya da vekâleten yürüttükleri bölgesel savaşlarda, ölüm çanları her geçen gün daha yüksek sesle çalmakta; bu bölgesel savaşların ve savaşlara ayrılan milyarlarca avronun hedefi, dünyayı yeniden paylaşmak ve yeni alanlara ve pazarlara girmeyi sağlamaktır. Tüm bu savaşların kökleri, varlığı insan emeğinin sömürülmesine ve kârı azamileştirmek için doğal kaynakların acımasızca kullanılmasına dayanan kapitalist-emperyalist bir dünya sisteminde sermaye birikiminin mantığına dayanmaktadır ki; bunun insan toplumları ve çevre üzerindeki felaketsel ve yıkıcı sonuçlarını uzun zamandır görüyoruz.
Buluşma Yeri ve Bilgilendirme Masası saat 9.00’dan itibaren Cumhuriyet Heykeli karşısında
Yürüyüş: Saat 11.00’de Opera binası önü
1995’ten beri, özellikle sınıf bilinçli işçilere yönelik bildiriler dağıtıyoruz. Bu yazılar 2001 yılından bu yana yayınlanan Proleter Devrim Gazetesinde de basılmaktadır. Hedefimiz, sınıfsız, baskısız ve sömürüsüz bir toplumsal düzendir. Bunun için işçi sınıfı kendi mücadele partisini kurmalı, iktidarı ele geçirmeli, üretim araçlarının sahiplerini mülksüzleştirmeli ve burjuva düzeninin tüm kalıntıları ortadan kalkana kadar sınıf mücadelesini sürdürmelidir. 1960’lı yılların ortalarında, SBKP’nin hatalarını tartışarak ve Sovyetler Birliği’nde bürokratik devlet kapitalizminin öncülerine karşı sert bir mücadele vererek marksist-leninist bir genel çizgiyi savunan ve yeni komünist partilerin kurulmasına yol açan uluslararası devrimci-komünist hareketin geleneğinde duruyoruz. Biz devrimci komünistleriz ve bu nedenle KPÖ [Avusturya ‘Komünist’ Partisi-ÇN]’de örgütlenmiyoruz.
IA.RKP (Devrimci-Komünist bir Partinin Kurulması için İnisiyatif )
Proleter Devrim (Avusturya’da Devrimci-Komünist Dergi)
Stiftgasse 8, A-1070 Wien, ia.rkp2017@yahoo.com
prolrevol.wordpress.com, iarkp.wordpress.com,
1 Mayıs 2024